Secder Akıncı; “Karşıyaka’nın Yaşayan Efsaneleri!” 

Secder Akıncı; "Karşıyaka'nın Yaşayan Efsaneleri!"  “Karşıyaka’nın Yaşayan Efsaneleri” köşemizin konuğu; kariyeri boyunca pek çok ilke ve unutulmaz başarılara imza atan, Karşıyaka camiasının en sevilen isimlerinden Secder Akıncı… 6 Mart 1941 tarihinde Karşıyaka’da dünyaya gelen Akıncı, 17 yaşındayken yelken sporcusu olarak girdiği Karşıyaka Spor Kulübü çatısı altından bir daha hiç ayrılmadı. Genç yaşta KSK Yelken Şubesi’nin kuruluşunda yer aldı. Onun yöneticiliği döneminde KSK Yelken Şubesi iki kez ‘Dünya Şampiyonu’ çıkardı. KSK Yelken Şube Başkanlığı’nın yanı sıra, KSK Basketbol Şube Başkanlığı da yaptı, çeşitli görevlerle yıllarca gönülden bağlı olduğu kulübüne hizmet etti. O Karşıyaka’yı, Karşıyaka da onu hep çok sevdi... O ANI UNUTAMAM  Halen KSK Divan Yönetim Kurulu Üyesi olan Secder Akıncı, Karşıyaka’daki evinde; ödülleri, fotoğrafları ve anılarıyla dolu salonunda gerçekleştirdiğimiz söyleşide, onu ‘efsane’ yapan serüvenini şöyle anlattı: “1957 yılında, 17 yaşındayken bir arkadaşım vasıtasıyla yelken sporuyla tanıştım. Bir daha da hiç kopmadım. İlk yöneticiliğim de üniversite yıllarında oldu. O dönemde arkadaşlarımla birlikte yelken branşının şubeleşme hareketini başlattık. Yelkende şubeleşmenin önderliğini yaptık. Selçuk Yaşar çok büyük destek verdi. 2001-2005 arasında 5 yıl, KSK Yelken Şube Başkanı olarak görev yaptım. 2000 yılında benim de organizasyon komitesinde olduğum Lazer Dünya Şampiyonası Çeşme’de gerçekleştirildi. Orada, KSK Yelken Şubesi sporcusu Güray Zümrüt Cumhuriyet tarihimizin ilk ‘Dünya Şampiyonu’ oldu. O gün hayatımın en unutulmaz anlarını yaşadım. Sonrasında arkadaşlarım layık gördüler, 2001 yılında KSK Yelken Şube Başkanı oldum. O dönemde de ikinci büyük gururu yaşadık. Sporcumuz Onur Derebaşı, 2003 yılında ‘Dünya Şampiyonu’ ünvanını kazandı. Türkiye, Avrupa, Balkan şampiyonlukları kazanıp, basamakları adım adım çıkarak bu büyük başarılara eriştiler.” PİRİŞTİNA ŞANSTI  Kendisinin KSK Yelken Şube Başkanı olarak görev yaptığı dönemde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olan merhum Ahmet Piriştina’dan da çok büyük destek gördüklerini anlatan Akıncı, “Ahmet Piriştina ile başkanlık dönemi öncesinden başlayan bir ağabey-kardeş ilişkimiz vardı.  Bu benim şansımdı herhalde. Aynı zamanda KSK’nin de Yönetim Kurulu üyesiydim. Ondan ne istesek fazlasını verdi. Karşıyaka Spor Kulübü onu hala rahmetle, minnetle anıyor. Onunla KSK arasında elçi gibiydim ben, iletmek istediklerini bana söylerlerdi. Şube olarak hiçbir zaman maddi sıkıntımız olmamıştı. Bir malzeme istiyorduk, iki alınıyordu. Şu anda biri 80 bin lira olan lazer teknesinden 20-25 tane aldık. 30-40 tane optimist teknesi aldık. Büyükşehir, yelken tesisimizi 2001, 2004 ve 2005’te üç kez elden geçirerek baştan aşağı yeniledi. Selçuk Yaşar Tesisleri’nin orada basketbolun altyapı binasını yaptı. ‘Karşıyaka havuzsuz olmaz’ dedik onu da yaptı. Sadece bize değil diğer kulüplere de destek verdi. Deplasman masraflarımızı devamlı Büyükşehir Belediyesi ödedi. O zaman Karşıyaka Belediyesi’nin de desteğini aldık sevgili kardeşim Şebnem Tabak zamanında. Nakliye işini de onlarla hallettik. Bu halen böyle devam ediyor. Hep iyi ilişkilerimiz oldu. Her başkandan destek gördük. Kulübümde hep çok severek yerine getirdiğim görevlerimin yanı sıra, Yelken Federasyonu’nun Avrupa Şampiyonası, Dünya Şampiyonası gibi önemli etkinliklerinde müsabaka hakemliği, basın temsilciliği gibi görevlerde bulundum” dedi. Yelkenin dışında basketbol branşında da KSK’ye yıllarca hizmet veren Secder Akıncı “Basketbol hakemliği ve antrenörlük kurslarını da bitirmişliğim var ancak o dönemde Karşıyaka’da basketbol yöneticisiydim. 67’den 70’e kadar yöneticilik yaptım. O dönem unutamadığım bir sezon geçirmiştik. Zamanın parası ile çok az bir meblağ olan 25 bin lira bir seneyi götürdük. Çocukların hepsi amatördü. Sadece yol harçlığı, ihtiyaçları için çok cüzi paralarla oynayan çocuklardı. Ama işimizi gönülden, severek yapıyorduk. Karşıyaka’da bu görevlerim olması nedeniyle ne basketbol hakemliği yaptım ne de basketbol antrenörlüğü yaptım. Ama 1971’den 75’e kadar 5 yıl süreyle basketbol ajan vekilliği, basketbol hakem komitesi başkanlığı ve hiç ara vermeden saha komiserliği görevlerinde bulundum. Onu takip eden yıllarda da basketbol yönetimine girdim” diye konuştu. 10 KM YÜRÜRÜM  KSK Divan Yönetim Kurulu Üyesi olarak kulübüne hizmet etmeyi sürdüren  Secder Akıncı, son zamanlarda sağlık sorunları yaşasa da spordan da vazgeçmiyor. Her yere yürüyerek gittiğini, günde ortalama 10 kilometre yürüyüş yaptığını anlatan Akıncı “Spor olarak yürüyüş yapmaya çalışıyorum. Sağlığım uygun oldukça günde ortalama 10 kilometre yürürüm. Mesela Mavişehir’de bir işim varsa Karşıyaka’daki evimden yaya olarak gidip gelmeye çalışırım. Ama 2019-2020 benim için sağlık açısından pek iyi geçmedi. Evde bir kaza geçirdim, düştüm. 4 kaburga kemiğim kırılmış ciğere saplanmış ameliyat oldum 15 gün hastanede kaldım. İki bacağımda da damar tıkanıklığı çıktı. Anjiyo oldum. Yaş ilerleyince marazalar çıkıyor. Ama şu anda gayet iyiyim. Elimden geldiğince kulübüme ve spora hizmet etmeye devam edeceğim. 2021 yılının hepimiz için çok daha iyi ve sağlıklı geçmesini diliyorum” dedi.  KARŞIYAKA’DA DOĞMAK DEĞİL, SEVMEK ÖNEMLİ  “Babam Menemenli. Kütüğüm Menemen’de kayıtlı. Ben Karşıyaka’da doğdum, büyüdüm. Ama önemli olan doğum yeri değil. Önemli olan Karşıyaka’yı ve Kaf Sin Kaf’ı benimsemektir. Yürekten sevmektir.” ŞAMPİYONLUK GÜNÜ ÖLÜMDEN DÖNDÜM 2003 yılında KSK Yelken Şube Başkanı iken Dünya Şampiyonluğu’nun final gününde yaşadığı heyecan nedeniyle ölümdün döndüğünü anlatan Secder Akıncı; “Yarışın son günüydü… Arada yemeğe gittik. O anda arkadaşım panikle ‘gözüne ne oldu dedi’ diye seslendi. Gözümün içi kan çanağına dönmüştü. Hemen Acil Servis doktoruna gittik. O günün heyecanı ve stresiyle tansiyonum 22’ye çıkmış. Doktor biraz daha ilerleseydi felç olabilirdin, beyin kanaması geçirebilirdin. Allah seni seviyormuş dedi. Ben iğne yiyip sedyede dinlenirken, dışarıda kıyamet koptu. Onur Derebaşı şampiyonluğunu ilan etti. Ben de yeniden doğmuş gibi oldum.” İzlem Arıgümüş