Ünal Tümin; “Süper Lig Bitti Kaos Sürüyor!”
Ünal Tümin; "Süper Lig Bitti Kaos Sürüyor!"
Trabzon’dan ta Malatya’ya kadar uzanan “asrın sporu” futbolun, “Süper lig yolculuğu” bitti… Yeşil sahada yolculuk bitmesine bitti; ama, şimdi futbolun “yeşil masadaki” gerçek oyunu (!) başladı… Yerli- yabancı futbolcular ve de teknik adamlar için kurulan pazarlarda “doları bastıran” alıyor… Diyeceksiniz ki, dünyada soğuk savaş rüzgarları eserken, millet “açlık- yoksulluk” sınırında gezinirken futbol dünyamızdaki bu çılgınlık da neyin, nesi? Eh! Bizde böyle olur züğürdün oyunu! Değerli okurlarım, bildiğiniz gibi, uzun süredir memleketin hassasiyetlerini göz önüne alarak “Sanat, Siyaset, Sanayi ve Savaş” tan bahsettim. Eksik kalan bir (S) , yani “Spor” kalmıştı! İşte onun için yukarıdaki sözlerle , yazıma girmeyi uygun buldum. * * * Pek çoğunuzun bildiği gibi benim mesleki orijinim “spor gazeteciliği” dir. Dolayısı ile sporcu, antrenör, spor hekimi, spor adamı olan o kadar çok dostum var ki! Bu dostlarım zaman zaman bu köşemin misafiri olurlar… TÜFAD İzmir Şube Başkanı Dr. Şaban Acarbay ve TÜRFAD İzmir Şube Başkanı Bahri Vreskala bu sütundan sizlere hitap edip birçok konuda hepimizi aydınlattı. Futbol Adamları bugünlerde, futbolcular- antrenörler ile bankalar arasında adeta mekik dokumaya başladı. Başta İzmir olmak üzere bir çok ilimizde Gençlik ve Spor müdürü olarak görev alan, stat ve tesis yapımlarında imzası olan değerli dostum Bahri Vreskala bir ayı aşkın süre yurt dışında yakınları ile hasret giderdi. Aslına bakarsanız görevi sırasında bir çok ülkeyi ve spor tesisini gezmiş olan Vreskala’ nın yolu bu defa Arap Yarımadası’na, dolayısıyla Arap Emirlikleri’nin bazılarına düşmüş. Tabii ki, lüks şehirler ve tesislerin kurulduğu Arap Yarımadası’ dan Ülkemize bakış açısı ne olmuş, çok merak ettim! Dün kendisi ile buluşup konuştuk. İşte anlattıkları.: * “Evet ben bir buçuk ay Cennet Vatanımdan uzakta yabancı bir ülkede tatilimi geçirdim. Her yurt dışına gidişimde, günlerim bir an önce yurduma, Anavatanıma dönme düşüncelerim ile geçiyor. Gittiğim Ülkeler belki daha çağdaş, daha modern, daha gelişmiş olabilir. Ama, Vatan hasreti her şeyin üstündedir. Bende, bir an önce Vatanıma dönme isteği ile günlerimi geçirdim. Büyük Atatürk’ün bizlere emanet ettiği kendi Vatanımdan daha güzel bir ülke düşünemiyorum. Her günüm özlemle geçti. Gezdiğim birçok ülkede çok modern spor tesisleri gördüm. Ama Ülkemde özellikle son zamanlarda yapılan çok modern stadyumlar, spor salonları ve diğer spor tesislerinin gördüklerimden pek farkları yok. Vatanıma döndüğümde ne yazık ki futbolumuzda sadece kaos gördüm. Gerçi bulunduğum yerlerde de TV ve sosyal medyadan futbolumuzu devamlı takip ettim. Yaşanan olumsuz gelişmeleri, ısrarlı bir şekilde uygulanan yanlış zihniyeti gördükçe futbolumuzun geleceğinden ümidimi kestim. 13 futbol hakeminin görevlerinden uzaklaştırılmaları, TFF Başkanı Nihat Özdemir’in istifası, devamında MHK Başkanının da istifası, akabinde göreve devam eden geçici TFF Başkanı ve yeni atanan MHK Başkanı, tahkimden dönen 13 hakeme tekrar görev vermesi, futbolumuz için maalesef çok acı bir tablo çizdi. Böyle bir ortamda doğal olarak Süper Ligden düşen takımlar, sebebi açıklanmadan görevden şaibeli bir şekilde alınan hakemlerin yönettiği maçlar da şaibeli olur! diyerek TFF’ ye karşı tavır aldılar. Süper Ligden düşmeleri halinde haklarını aramak için mahkemeye gideceklerini söyleyerek kaosu daha da derinleştirdiler. Bu durum futbolumuz için çok acı bir ortam yarattı.” * “Evet, takke düştü, kel göründü. Ama hala sonuç alınamadı, kaos devam ediyor. Çok büyük bir sıkıntı yaşanıyor. Aldığım duyumlara göre daha büyük sorunların yaşanmaması için TFF bu sezon Süper Lig’de düşmeyi kaldırıp birinci ligden Süper Lige yükselen takımlar ile Süper Lig takım sayısını arttıracak ve 2022-2023 futbol sezonunda iki grup halinde müsabakalara devam edilecek ve sezon sonunda Play Of’a kalacak, takımlar arasında oynanacak karşılaşmalarla şampiyon belli olacaktır! Oldukça karışık bir durum. Bana göre TFF istemese de mahkemeye gidilme tehdidi karşısında bu uygulamayı gerçekleştirecektir!” *”Futbolumuz için oldukça üzücü bir durum. Uzun yıllar mücadele ettiğim ama yanlış zihniyet yüzünden başarılı olamadığım yabancı futbolcu, sporcu ve teknik direktörlerin ülkemizdeki fazlalıkları maalesef 85 milyon ve de çoğu genç nüfusa sahip ülkemizde , Atatürk’ün Vatanımızı bile emanet ettiği gençlerimizin hakları yenilmekte, ilerlemeleri engellenmektedir. Yabancı futbolcu , sporcu, teknik direktör hayranlığı maalesef sporumuza zarar vermektedir. Başarılı olduğumuz Basketbolda Anadolu Efesin kadrosunda 5 Türk sporcuya karşılık 15 yabancı sporcu yer almaktadır. Benzer durum Voleybol Vakıfbank takımında da var. Bana göre başarılarda Türk sporcudan bahsetmek mümkün değildir. “ Altay ve Göztepe mali kriz yaşıyor, kongreleri bu atmosfer içinde geçti. Ne diyorsunuz?” *”Evet her iki takımımız için çok üzücü bir durum. Hatırlanacağı üzere bir zamanlar futbolumuz daha özerk değilken, şimdiki gibi modern, çağdaş stadyumlar yok iken, şimdiki Süper Lig olarak görünen Birinci ligde, futbolun ilk oynandığı yer olan İzmir’de Altay, Altınordu, Göztepe, İzmirspor ve Karşıyaka vardı. Ne oldu da bu çağdaş ve modern stadyumlara rağmen bu günkü kötü durumla karşı karşıya kaldık. Cevap gayet basit, yanlış spor politikaları, yabancı futbolcu sayılarının aşırı derecede arttırılması, uzun vadeli değil de kısa vadeli, günün kurtarma anlayışı bu günkü kötü durum başlıca sebebidir.” TÜRFAD olarak konuya nasıl bakıyorsunuz? *”TÜRFAD – Türkiye Futbol Adamları Derneği İzmir Şubesi olarak bu acı durum bizleri oldukça üzmektedir. Tüzüğümüze göre bizim görevlerimizden biri de, futbol ile ilgili tüm paydaşlara destek olmak, bilgi alış verişinde bulunmak, katkıda bulunmak, hatta bu konuda TFF’ ye bilgileri paylaşmak, öneride bulunmaktır. Ama ne yazık ki futbolumuzu yönetenler kendilerini her şeyin en iyisini biz biliriz anlayışı ile önerilerimize değer vermemektedirler, bu çok yanlıştır. Zira TÜRFAD üyeleri içinde, uzun yıllar futbolumuza, sporumuza hizmet etmiş, deneyimli ve tecrübeli spor adamları vardır. Üyelerimiz “Ak saçlılar“ , “Akil Adamlar“ denilen bilgi, beceri, deneyim ve tecrübesi olan kimselerdir. Ama ne yazık ki günümüzde her şey menfaate dayandığı için ücretsiz hizmet ve fikir verenlere değer verilmemektedir ki bu çok yanlıştır. Her konuda tecrübe ön planda olmalıdır.” “İzmir’imiz Atatürk’ Stadımızdan sonra Göztepe Gürsel Aksel ve Alsancak statlarına kavuştu; ancak oynayacak yer var oynayacak ruh var mı? Evet çağdaş ve modern stadyumlara kavuştuk ama ne oldu, iki güzide takımımız Süper Ligden düştüler. Neden düştüler? Bana göre, kadrolarında çok fazla sayıda yabancı futbolculara yer verdiler ondan düştüler. Yabancı futbolcuda, kendi futbolcularımızda, evlatlarımızda olan forma aşkı, takım ruhu yoktur. Yabancılarda sadece para ruhu vardır. Hatırlanacağı üzere eski yıllarda şimdiki gibi yabancı futbolcu, sporcu sayısı yok denecek kadar az idi. Takım kadrolarında kendi çocuklarımız çok fazla idi. Bu sayı artarak forma aşkı, ruhu kalmadığı için başarı da kazanılmadı. Bu İzmir gibi bir spor şehri için çok acınacak durumdur. Futbolumuzu, sporumuzu bu hale getirenler utanmalıdır.” 9 Eylül Gazetesi