Yıldırım Karakaplan; “Karşıyaka’nın Yaşayan Efsaneleri!”
Yıldırım Karakaplan; "Karşıyaka'nın Yaşayan Efsaneleri!"
“Karşıyaka’nın Yaşayan Efsaneleri” köşesinin konuğu Karşıyaka ve Karşıyaka Spor Kulübü’ne kattığı değerler ile hafızalara kazanan Yıldırım Karakaplan…
Asırlardır Karşıyaka’da yaşayan bir ailenin mensubu olan Yıldırım Karakaplan baba tarafından dedesinin Mustafa Kemal Atatürk’ün silah arkadaşı olduğunu, Karakaplan soyadının da buradan geldiğini bildirdi. Ailesi hakkında bilgi veren Karakaplan şunları kaydetti: “Anne tarafımdan olan atalarım 200 senelik Karşıyakalıdır. Şu an Yalı ve Demirköprü olarak bilinen mahallelerin bulunduğu, Yunanlılar zamanında Tomaza’ydı. Türkler geldikten sonra Hacı Hüseyinler olarak bilinmeye başladı. Hacı Hüseyin de benim anneannemin dedesi. Hacı Hüseyin dede 1897 yılında vefat etmiş. Baba tarafından dedem 1879 doğumludur ve Mustafa Kemal Atatürk’ün harbiyeden silah arkadaşıdır. Savaş zamanı dedem Atatürk ile birlikte Afyon, Kütahya taraflarında kaplangı tepesinde savaşmış. Orası dedemin komutanlığında alınmış. Soyadı kanunu çıktıktan sonra dedem oraya ithafen Karakaplan soyadını almış.”
“YARIŞMALARA HAZIRLANIYORUM”
Sporculuk hayatında basketbol, yüzme ve su topu branşlarında faaliyet gösteren Karakaplan, hala yüzücülük yapmaya devam ettiğini belirterek konuşmasına şöyle devam etti: “Ben 1941 yılında Karşıyaka’da dünyaya geldim. Biz dedemden bu yana babam ve amcalarım dahil olmak üzere Karşıyaka Spor Kulübü ile iç içeyiz. Her birimiz kulüpte sporculuk, yöneticilik, teknik direktörlük yaptık. Ben su topu, basketbol ve yüzme takımlarında sporculuk yaptım, hala da yüzücülük yapmaya devam ediyorum. Şu an İzmir Yüzme İhtisas Kulübü Masterler takımının sporcusuyum, elde ettiğim 8 tane rekorum var ve bu rekorlar hala kırılamadı. 70-74 ve 75-79 yaş kategorilerinde kısa kulvar ve olimpik havuzlarında kurbağalama branşında 8 adet ferdi, 8 adet de 4 çarpı 50 bayrak rekorum var. Bu rekorlar, Karşıyaka Spor Kulübü ve İzmir Yüzme İhtisas Kulübü’ne aittir. Şimdi de 80-85 yaş yarışmalarına hazırlanıyorum, onda da rekoru kıracağım.”
“KARŞIYAKA MİLLİ TAKIMDIR”
Karşıyaka Spor Kulübü’nün armasında Mustafa Kemal Atatürk tarafından verilen bir arma olduğunu bu sebeple milli takım statüsünde olduğunu aktaran Karakaplan, “Sporculuk kariyerimde Milli takım aday kadrosuna kadar yükseldim ama eğitim hayatımı başarıyla devam ettirmek istediğim için gitmedim. Türkiye’nin kalkınmasına katkıda bulunmak için bizlerin iyi eğitim alması ve ülke için faydalı işler yapması gerekiyordu. Karşıyaka Spor Kulübü’nde sporculuk yaptıktan sonra kendimi milli olmuş kabul ettim. Çünkü bizim armamızda Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün verdiği ay, yıldız var. Bunu her zaman, herkese söylerim. Antrenörlük yaptığım dönemde sporculara da söylerdim” şeklinde konuştu.
“ANTRENÖRLÜK YAPTIM”
Yüzme ve su topunun yanı sıra basketbol branşında da çalıştığını, Karşıyaka Spor Kulübü’nde basketbol antrenörü olarak görev yaptığını belirten Karakaplan, “Karşıyaka Spor Kulübü’nün Ahmet Karluk diye bir yüzücüsü vardır benim de kardeşim, çok yakın arkadaşımdır. O benim kanıma girdi Karşıyaka Masterler Yüzme takımına girmem için beni ikna etti ve aralarına katıldım. İlk yarışımız Ankara’daydı masterler sporcusu olarak ilk orada yüzdüm. Fakat bir süre sonra o zamanki kötü yönetim sebebiyle takım dağıldı. Dağıldıktan sonra İzmir Yüzme İhtisas olarak yeni bir masterler takımı kuruldu, bizler de oraya geçtik. Ayrıca 1960-1961 sezonunda rahmetli Yalçın Granit’in basketbol kursundan antrenörlük belgesi aldım. Yalçın ağabey teknik üniversitenin takımını çalıştırıyordu. Yönetim beni antrenörlüğe hazırlamak için onun yanına yardımcı antrenör olarak vermişti, ondan çok şey öğrendim. Karşıyaka’da da 3 sene boyunca antrenörlük yaptım” dedi.
“İLKLERİ YAŞADIK”
Yıldırım Karakaplan sporculuk kariyerinde çok sayıda ilki yaşadığını belirterek, “Sporculuk yaptığım dönemde Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilen bazı organizasyonlara katılarak ilkler yaşadım ve bu ilkleri kulübümüze de yaşattım. 1954 yılında Konak- İnciraltı arasında Cumhurbaşkanlığı şilt verme yarışı düzenlendi. Yarışta 22 kişi denize atladı fakat sadece 4 kişi yarışı bitirdi. Ben de o yarışı 4. olarak bitirdim. Yarışa katılan 22 kişi içinde 13 yaş ile en genç yarışmacıydım. 1955 yılında ilk kez ortancalar (gençler) kategorisinde Adana’da Türkiye şampiyonası düzenlendi. O şampiyonada 200 metre kurbağalama branşında Türkiye rekoru kırdım. 1957 yılında İstanbul Heybeliada Deniz Harp Okulu havuzunda, Türkiye’de ilk kez gençler su topu şampiyonası yapıldı. O dönem Karşıyaka spor Kulübü su topu takımının kalecisi bendim. O şampiyonada Modaspor’u final karşılaşmasında yenerek şampiyon olduk” ifadelerini kullandı.
“KARŞIYAKA İÇİN ÇALIŞTIK”
Sadece spor alanında değil, mesleki olarak gerçekleştirdiği projeler ile de Karşıyaka’ya hizmet etmek için çabaladığını bildiren Karakaplan, “Kardeşim Atakan Karakaplan ile birlikte Türkiye’nin en büyük stadı biri olma özelliği taşıyan, 70 binin üzerindeki seyirci sayısı ile rekorunun kırıldığı Atatürk Stadı’nı yaptık. Kurduğumuz şirket ile Karşıyaka’da ilk büyük ve çok daireli apartmanları yaparak kente kazandırdık. Mimar ve mühendislik alanıyla ilgili olarak Karşıyaka’da çok fazla çalışmamız oldu” diye konuştu.
“SOSYAL PROJELERDE BULUNDUM”
Topluma faydalı olmak amacıyla yönetici olarak görev aldığı kulüpler aracıyla çeşitli sosyal projelerde de yer aldığını dile getiren Karakaplan şu ifadeleri kullandı: “Sosyal anlamda da birçok alanda faaliyetlerim oldu. Örneğin 1983 yılında Karşıyaka Lions Kulübü’nün başkanlığını yaptım. Beyine takılan şant cihazları vardır, başkanlığım döneminde yurtdışında yaşayan Karşıyakalıların katkısı ile o cihazlardan temin edip çocukların sağlığına faydalı olması açısından onlara ilettik. Yurtdışında yaşayan Karşıyakalı arkadaşlarımla iletişime geçtim, cihazları onlar bize gönderdi. Cihazı alanlar arasında durumu iyi olan vatandaşlarımız da kulübe bağışta bulunarak katkı koydu.”
KARAKAPLAN’DAN 3Y FORMÜLÜ
Sağlıklı ve geç yaşlanma için yapılması gereken 3 şeye dikkat çeken Karakaplan, “Sporculuk yaptığım üç alandan da ayrı ayrı zevk aldım. Ama genç ve geç yaşlanmanın bana göre bir formülü var: 3 Y formülü. Yürüyüş, yüzme ve yoga. Hayatım boyunca yürümeye çok önem verdim ve ihtiyacım olmadığı sürece araç kullanmadım. Yüzme zaten hayatımın bir parçası fırsat bulduğum her zaman yüzüyorum. Bana gör Karşıyakalılık ruhu dediğimiz o duygu tarif edilemez. Karşıyaka kentine duyulan sevgi olayı çok başkadır. Karşıyaka’da olan Karşıyakalıyım diyen herkes bunu çok iyi bilir”
İzlem Arıgümüş