DOLAR 35,2068 0.3%
EURO 36,7672 0.92%
ALTIN 2.968,331,32
BIST 9.724,50-0,42%
BITCOIN 3423746-0,30%
İzmir
11°

PARÇALI AZ BULUTLU

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Ahmet Talimciler; Süper Lig’e Son Bilet İzmir’e!..

Ahmet Talimciler; Süper Lig’e Son Bilet İzmir’e!..

ABONE OL
Haziran 11, 2022 16:33
Ahmet Talimciler; Süper Lig’e Son Bilet İzmir’e!..
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ahmet Talimciler; Süper Lig’e Son Bilet İzmir’e!..

Finale yükselen takımların her ikisinin de İzmir takımı olması, son anda yaşanabilecek bir kazayı da bu kez önlemiş oldu

Türkiye birinci liginden Süper Lig’e çıkacak olan son takımın belirlenmesi için oynanan müsabakalar sonucunda finalin adı İzmir takımları oldu. Önce Altay rakibi İstanbulspor’u deplasmanda yenerek finale adını yazdırdı ardından Altınordu, mutlak favori olarak gösterilen Samsunspor’u hakemin ve TRT spikerinin bütün arzusuna karşın devre dışına bırakmayı başardı. Türkiye’de futbolun en az futbol olduğuna ilişkin yazılar yazmayı uzun bir süreden beri devam ediyorum ve yazdığım yazılara ilişkin gelen eleştirilerin büyük bir çoğunluğunun tam da karşısında durduğum takım taraftarlığının körlük derecesindeki kişilerden geliyor olması tesadüf değil. İşin ilginç kısmı işte bu körlük ve var olan durum bir araya geldiğinde ülke futbolundaki tuhaflıklar birbirini kovalayıveriyor. Örneğin maçlara alınmaması gereken taraftarların son birkaç karşılaşmadır ekranlardan maçlardaki misafir izleyiciler olarak sunulmasına şahitlik ediyoruz. Ne kadar güzel değil mi, bir taraftan yasaklar var ancak birileri içeride ve onlar için misafir statüsü ile durumu temize çekmiş oluyoruz. Yani bu kadar basit bir şekilde işler halledilmiş oluyor. Zaten böyle olduğu için de bir türlü ‘normalleşemiyoruz’ ve her seferinde bir öncekinden yaşadıklarımızdan daha beterini yaşamak durumunda kalıyoruz.

Gelelim sahanın içerisinde olanlara; Türkiye birinci ligini sezon boyunca takip edenler burada VAR uygulaması olmadığı için yaşanan kıyımları gayet iyi biliyorlar. Gerçi verilenlerden daha çok verilmeyen penaltılar, kartlar, ofsayttan atılan goller ve doğranan takımlar, bunların hepsi geçen sezon içerisinde fazlasıyla yaşandı. Çok değil sondan bir hafta önce Adana Demirspor ile Balıkesirspor arasında oynanan karşılaşmada hakem Suat Arslanboğa’nın skandal kararı ile Balıkesirspor’un attığı gol ofsayt gerekçesi ile iptal edildi. Cumartesi gecesi Samsunspor’a verilen penaltı kararı için hakemi VAR’a davet eden VAR hakeminin kararının son derece tartışmalı olduğunu biraz futboldan anlayan herkes gayet iyi görmüştür! Öte yandan aynı VAR hakeminin her nedense karşılaşmanın ilk yarısında dördüncü hakemin gözlerinin önünde gerçekleşen Samsunspor kaptanının ayağını bilinçli olarak Altınordu oyuncusunun kasık bölgesine doğru sallaması ile gerçekleşen eylem hakkında hiçbir uyarıda bulunmaması ise dikkat çekiciydi!

Bir diğer üzerinde durmamız gereken husus ise bu karşılaşmaları bizlere aktarmakla görevli olan TRT kurumunun görevlendirdiği spikerler hakkında. Sayın spikerlerimiz sizler birer taraf değilsiniz ve taraf olarak davranamazsınız! Gerçi kurumun maçtan önce yayın kuşağına aldığı reklamlarda şampiyon Samsunspor’umuza süper ligde başarılar dileriz jeneriğini döndürmesi bile durumu ortaya koyuyor ya neyse. Samsunspor-Altınordu karşılaşmasını anlatan Erdoğan Arıkan‘ın sürekli olarak Samsunspor lehine cümleler kurması; şu dakikalarda sakin olmalı, havadaki kalecinin kaburgasına dirsek koyan Samsunsporlu futbolcu için sert bir müdahalesi yok gibi ifadeler kullandı. En az on beş kez iki fark lazım cümlesini kullanarak maçın son dakikasında atılan golle birlikte ne diyeceğini şaşırıverdi. Bir tarafta bahar rüzgarları eserken diğer cephede ise hüzün hakimmiş gibi ne idüğü belirsiz cümleler kurarak, durumu toparlamaya çalıştı.

Aslında finale yükselen takımların her ikisinin de İzmir takımı olması, son anda yaşanabilecek bir kazayı da bu kez önlemiş oldu. Burada üzerinde durmamız gereken hususların başında bu ülkede futbolun sadece yeşil sahalar üzerinde oynanan bir oyun olmadığı gerçeğini bir kez daha dile getirmek olmalı. Tabii bir de özellikle İzmirlilerin kendi seçtikleri milletvekili ve belediye başkanlarının kentlerini temsil konusunda ne kadar etkisiz oldukları gerçeğinin geçtiğimiz gece bir kez daha kanıtlanmış olması gerçeğidir. Dışarıdan atama milletvekili seçmeyi görev haline getiren İzmirli seçmenlerin kendi seçtikleri vekillerinin ve belediye başkanlarının kentlerinin takımları ile kurmuş oldukları bağlantının ne kadar gevşek olduğu gerçeğini anlamaları için mutlaka devre dışına atılmaları mı gerekiyor? Bu ülkede futbolun ‘normal’ akışı içerisinde gerçekleşmediğini son bir ay içerisindeki tribünlere alınan taraftar sayılarında fazlasıyla gördük! Altınordu karşılaşmasının son dakikasında atılan gol sadece Altınordu takımının finale çıkmasını sağlamadı. Aynı zamanda garip kararlar vermeyi adet haline getiren VAR hakemine, yaratılan penaltı sayesinde oyunu değiştirmeye gayret eden orta hakeme ve maçı tamamen yanlı olarak aktaran spikere de iyi bir ders oluverdi. Umarım bundan sonra bütün bu tuhaflıkları değil sadece futbolu konuşabileceğimiz bir ligimiz olur ve sahanın içerisindeki güzellikleri konuşabiliriz.

Finalde ülke futbolunun iki güzide takımı karşı karşıya gelecek. Bir tarafta Türkiye futbol tarihinin dört büyükler sonrasında en çok Süper Lig’de mücadele eden ve başarılı bir tarihe sahip olan takımı olan Altay yer alıyor. Altay takımının başında ise onun efsanevi ismi Mustafa Denizli teknik direktör olarak görev başında. Diğer tarafta ise ülke futbolunun en ilginç laboratuvarı olan Altınordu kulübü bulunuyor. Tamamı yerli futbolculardan kurulu ve iyi insan, iyi vatandaş ve iyi futbolcu mottosunu hayata geçirmeye çalışan bir kulüp söz konusu. Bu iki kulübün mücadelesinde kazananın İzmir olması ise büyük bir şans olacak.

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

error: Kopyalamayın ! Her hakkı saklıdır .