0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Ahmet Diker, “Beyler; Armanıza Ay-Yıldız İlave Edeceksiniz!”

Yıl 1926… Aylardan Haziran…

Cumhuriyetimizin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa, yurt gezisine çıkmıştı…

Paşa, Anadolu’da halk ile iç içeydi, seyahati çok keyifli geçiyordu… Artık seyahatin sonuna gelmiş Paşa’yı getiren tren İzmir’e yaklaşmıştı…

Ancak Gazi Paşa, trende aldığı bir haberle beyninden vurulmuşa döndü…

İzmir Valisi kendisine bir suikast yapılacağını ve İzmir’e gelişinin ertelenmesini rica etti…

Gazi Paşa; “Benim naçiz vücudum, bir gün elbette toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” diyerek Vali’nin isteğini reddetti ve ziyaretine devam etmeye karar verdi…

Gazi Paşa, üzgündü, kızgındı en önemlisi çok kırılmıştı, önderliğinde bir ulus küllerinden doğmuştu ama bu suikast ’ta neyin nesiydi…

Gazi Paşa, bu kara günlerde hiçbir şey olmamış gibi İzmir’de ziyaretlerine başladı…

Tarih 24 Haziran 1926, günlerden Perşembeydi…

Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa ve beraberindekiler, Karşıyaka’ya geldi, çeşitli ziyaretlerde bulundu…

En önemli ve en anlamlı ziyaretini sona bırakmıştı Gazi Paşa…

Kaf Sin Kaf’ın tenis kortlarına gitti, çağdaş giysiler içindeki kız sporcuların tenis maçını izledi, onların mücadelesinden memnun kaldı ve Türk spor tarihine damgasını vuracak olan “Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim.” sözünü burada söyledi…

Daha sonra ikinci kez ziyaret ettiği Kaf Sin Kaf’ın şeref defterine;

 “24 Haziran 1926

        Bu defaki ziyaretimde geçen aylarda mu’arref mesa’i ve himmetin kıymetli asârını gördüm. Teşekkür ve tebrik ederim.

Gazi M. Kemal” diye yazdı ve imzasını attı…

Aynı günün gecesinde Karşıyaka Belediye Başkanı Fikri Altay, Gazi Paşa’nın onuruna bir yemek düzenledi… Yemekte Gazi’nin morali çok yüksekti, suikastı tamamen unutmuş gecenin tadını çıkarıyordu…

Gece bir hayli ilerlemişti, Gazi, masasını paylaştığı Fahrettin Paşa’dan Karşıyaka Belediye Reisi kardeşi Fikri Bey ve Kaf Sin Kaf’ın Başkanı Zühtü Beyi masasına dahil olmasına istedi…

Fikri Bey ve Zühtü Bey, Paşa’nın daveti üzerine masasına gitti…

Gazi çok keyifliydi, salondakileri sessiz olması konusunda uyardı…  Karşıyakalıların Kurtuluş Savaşındaki kahramanlıklarını, İplikçizade Köşkü’nde yaşadıklarını, o sezon kalesini Malik Yaylım’ın koruduğu ve hiç gol yemeden şampiyon olan Kaf Sin Kaf’ın başarısını uzun uzun anlattı…

Sözlerinin sonunda; “Beyler! bundan sonra giydiğiniz formanın armasına şanlı bayrağımızın ay-yıldızını ilave edeceksiniz” diyerek Karşıyakalılara, yüz yıllar boyu sürecek ve asla sona ermeyecek bir onurun emrini verdi…

1926’ın Haziran’ı, Türkiye Cumhuriyetinin en büyük ve tek lideri, ebedi önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün göğsümüze ay ve yıldızı armağan ettiği aydır.

“Ne mutlu bize Karşıyakalıyız…

Ne mutlu bize Kaf Sin Kaflıyız…

Yaşasın Karşıyaka…

Yaşasın Kaf Sin Kaf…

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti…

Yaşasın Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk!”