DOLAR 35,2068 0.3%
EURO 36,7672 0.92%
ALTIN 2.968,331,32
BIST 9.724,50-0,42%
BITCOIN 3412278-0,53%
İzmir
10°

ORTA ŞİDDETLİ YAĞMUR

02:00

İMSAK'A KALAN SÜRE

Ahmet Diker; Mustafa Kemal’in Askerleriyiz!..

Ahmet Diker; Mustafa Kemal’in Askerleriyiz!..

ABONE OL
Haziran 11, 2022 16:27
Ahmet Diker; Mustafa Kemal’in Askerleriyiz!..
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ahmet Diker; Mustafa Kemal’in Askerleriyiz!..

“İzmir’in dağlarında çiçekler açar,

Altın güneş orda sırmalar saçar

Bozulmuş düşmanlar yel gibi kaçar,

Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa,

Adın yazılacak mücevher taşa.”

Biz bu marşı coşkuyla haykıran bir ulusun ve o ulusun önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleriyiz…

Öylesine onurlu ve gururluyuz ki, kahraman Mehmetçiklerimiz sayesinde destan yazan, Anka kuşu gibi küllerinden doğan bir milletin bağrından çıkmışız…

En kötü günümüzde bile sinmemiş, hiçbir zaman esarete boyun eğmemiş, hiçbir milletin mandası, kölesi olmamışız…

Gazi Paşamız, Halaskarımız, Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün Büyük Nutku’nda

Türk Gençliğine;

“Cebren ve hile ile aziz vatanın bütün kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dâhilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr-ü zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

Ey Türk istikbalinin evladı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi vazifen, Türk İstiklâl ve Cumhuriyeti’ni kurtarmaktır!

Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!”

Diyerek seslenmişti…

Atamızın bu sözlerinden anlaşılıyor ki Türk ulusu hiçbir zaman özgürlüğünden ödün vermedi. İçerideki ve dışarıdaki düşmanları ile sürekli mücadele etti ve bundan sonra da mücadele etmeye devam edecektir.

14 Mayıs 1919’da Yunan birlikleri İzmir Limanı’na geldi ve 15 Mayıs 1919’da İzmir’i işgal etti. Bu işgalle birlikte Yunan kuvvetleri ordumuzun birçok subay ve askerini şehit etti, genç yaşlı, çoluk çocuk, kadın erkek demeden bütün vatandaşlarımıza zulmetmeye başladı…

İzmir’in işgalinden sonra Gazi Paşa’nın önderliğinde Anadolu’nun her yerinde işgalci emperyalist ülkelere karşı direnişler başladı, Milli Mücadele’nin meşalesi ateşlendi…

Düşman ordularına karşı 30 Ağustos 1922’de son hamlesini yapan Türk ordusu, 9 Eylül 1922’de İzmir’e girmeyi başardı ve Yunan ordusunu Atatürk’ün “Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir. İleri!” sözüne uygun olarak Akdeniz’in/Ege’nin serin sularına gömdü. Ancak böylece İzmir’in dağlarında solan çiçekler, yeniden tomurcuk vermeye başladı…

Türk Kurtuluş Savaşı’nın ve Türk ulusunun tarihinin en kutlu günlerinden biri olan 9 Eylül 1922’de kuzeyden İzmir’e sarkan 14. Süvari Tümeni önce Menemen’i ve daha sonra Ordu Caddesi’nden girerek Karşıyaka’yı kurtardı… Karşıyaka’ya giren, Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın süvarileri arasında ”14. Süvari Tümeni Komutanı Kurmay Albay Mehmet Suphi Kula, Üsteğmen Zekai Kaur, Bombacı Ali Çavuş ve Karşıyaka Spor Kulübü’nün kurucularının önderi ve Kurucu Başkanı Zühtü Işıl” vardı…

Türk Ordusu’nun bağımsızlık yolundaki direniş destanının simge kenti İzmir’e girmesi ve düşmanın denize dökülmesiyle birlikte ülkemizin her yerinde güneşin o parlayan yüzü tekrar görünmeye başladı… Sonbaharın sarılığına rağmen her tarafta çiçekler açtı ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün adı “Adın yazılacak mücevher taşa” nidalarıyla bir daha çıkmamak üzere mücevher taşlara kazındı…

“Ne mutlu bize Mustafa Kemal Atatürk’ün askerleriyiz…

Ne mutlu bize İzmirliyiz…

Ne mutlu bize Karşıyakalıyız…

Ne mutlu bize Kaf Sin Kaflıyız.”

 

 

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.

error: Kopyalamayın ! Her hakkı saklıdır .