DOLAR 32,3408 0.18%
EURO 35,1444 -0.16%
ALTIN 2.233,85-0,42
BITCOIN 2058050-5,83%
İzmir
13°

PARÇALI AZ BULUTLU

13:18

ÖĞLE'YE KALAN SÜRE

X
Ahmet Diker

Ahmet Diker

08 Mart 2024 Cuma

    Ahmet DİKER “Artık Veda Zamanı!”

    Ahmet DİKER “Artık Veda Zamanı!”
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

     

    Bir Veda Havası… Yusuf Hayaloğlu’nun dizeleridir bilirsiniz… “Vakit tamam, seni terk ediyorum. Bütün alışkanlıklardan öteye…” Benim için duygu dolu bir gündü. Dile kolay 20 yıl… 20 yıldan bu yana büyük bir gururla görev aldığım Karşıyaka Belediye Meclisi’ne veda günüydü benim için… Meclisteki yol arkadaşlarıma son kez hitap ettim…

    Tam da şu sözlerle… 

    Sayın Başkan, Değerli Meclis Üyesi Arkadaşlarım…

    Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “En büyük iki eserimden biri” diye tanımladığı, yarınlarımızın umudu Cumhuriyet Halk Partisi’nin kapısından 1999 yılında girdim… Partinin baraj altında kaldığı bir dönemdi…

    O dönemi yaşayan CHP’liler için 18 Nisan 1999 seçimleri, unutulması güç bir tarihtir. Partimizin baraj altında kalışı, mecliste temsil edilemeyecek hale gelişi ve döktüğümüz göz yaşları halen hepimizin aklında…

    İşte ben o acılı günün ardından başlayan siyasi kariyerim boyunca, 18 Nisan’ı hiç aklımdan çıkarmadan, CHP’yi o kara günlerden toplumun umudu haline getirmek için çaba harcadım. 2001 yılında İzmir CHP İl Yönetim Kurulu üyesi oldum.

    28 Mart 2004 seçimleri sonucunda bu kutsal çatının altında belediye meclis üyesi olarak görev yapmaya başladım…

    O günden bugüne partimin bana verdiği her görevi, her zaman layıkıyla yerine getirmeye çalıştım.

    Bu uzun yolculukta birlikte yol yürüdüğüm değerli başkanım Cevat Durak’a, Hüseyin Mutlu Akpınar’a, bir dönem başkan yardımcılığını yaptığım değerli başkanım, Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Doktor Cemil Tugay’a ve yoldaşlık yaptığım bütün meclis üyesi arkadaşlarıma çok ama çok teşekkür ediyorum…

    Belediyemizin bütün bürokratlarına, bütün emekçi kardeşlerime, partimin vefalı ilçe başkanları ve yöneticilerine, örgütümüze, yol arkadaşlarıma ve Karşıyakalılara çok teşekkür ediyorum…

    Tabi ki, bu uzun süre boyunca farkında olmadan, kırdığım, üzdüğüm, sahip çıkamadığım kim varsa hepsinden özür diliyorum…

    2004 yılında bu çatı altında başlayan kutsal görevim, 31 Mart 2024 tarihinde son buluyor.

    Başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için mücadele eden belediye başkanım Doktor Cemil Tugay’a, Karşıyaka belediye başkanlığı için mücadele eden Sayın Yıldız İşçimenler’e, bu dönemde yeniden görev alacak meclis üyesi arkadaşlarıma başarılar diliyorum…

    Son söz olarak çok inandığım bir söz vardır. Karanlıkların en yoğun olduğu an, aydınlığa en yakın andır…

    Saygılarımla.

     

    Devamını Oku

    Yaşar Aksoy; Sizlerle Onur Duyuyorum!

    Yaşar Aksoy; Sizlerle Onur Duyuyorum!
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Yaşar Aksoy; Sizlerle Onur Duyuyorum!

    Üç kardeşim, arkadaşım, dostum, yoldaşım var.. Üçü de gerçek CHP’li.. Karşıyaka Belediye Başkan aday adayı Ahmet Diker, Dikili Belediye Başkan aday adayı Gökmen Ulu ve yaşadığım Çeşme’de Belediye Başkan aday adayı Ekrem Oran..

    Üçü de kapalı kapılar ardından yapılan tercihle ön seçimsiz ve eğilim yoklamaları açıklanmadan aday yapılmadılar.. Ancak, her üçü de başkalarının yaptığı gibi partilerinden istifa etmeyip kararlı biçimde demokrasi mücadelesine devam edeceklerini açıkladılar. Bu tutum, tam bir sosyal demokrat tavrı idi.. Kutladım onları ve öptüm..

    Şimdi bundan sonra.. Ahmet Diker, Atatürk üzerine yazdığı kitaplara ve başkanı olduğu “Karşıyaka Kültür ve Sanat Vakfı”nda Türk folkloruna ve Efe kültürüne hizmet vermeye devam edecek..

    Gökmen Ulu, Sözcü gazetesindeki yazarlığına ve gazeteciğine devam edecek. Yine demir parmaklıklar ardına tekrar düşmesine ramak kalacak.. Yine “Komünist Osman” filmi gibi yeni belgeselleri ve filmleri yaratacak..

    Çeşme’ye modern belediyeciliği gösteren, pandemide, zelzelede, yangında, hastalıkta bir an için halkın yanından ayrılmayan Ekrem Oran ise, yurduna, halkına, beldesine fikir ve hizmet üretmeye hiç duraksamadan devam edecek..

    Bilsinler ki, biz Atatürkçüler vefa adamıyızdır. Gönlüm, kapım ve 25 metre kare “Efe Bahçem” sizlere daima açıktır. Gönlünüz daralırsa gelin, birer fincan acı kahvede buluşalım.

    Biz, üç kuruşluk reklam geliri ve sonsuz imar rantı çıkarı için dün yaptığını inkar edip, yeni gelene hanedan muamelesi yapanlardan değilizdir.

     

    Devamını Oku

    Çağdaş Kentte Küresel Kültürler!

    Çağdaş Kentte Küresel Kültürler!
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Ahmet Şenol; Çağdaş Kentte Küresel Kültürler!

    Yazılı, sözlü ve görsel kitle iletişim araçları ile kültürel ürün yaratan sanayi, henüz korumaya çalıştığımız Halk kültürü birikimin yeteri kadar farkında değildir. Medya olarak tanımlayacağımız bu sektörün toplumsal yapı ve toplumun kültür algısı üzerindeki derin etkisi dikkate alınacak olursa, bu alanda Halk  kültürü mirasının duyarlılığı bakımından büyük bir boşluk olduğu görülecektir.

    Çağdaş kentin başta televizyon olmak üzere kitle iletişim araçları, kimi kültürlerin kendi bağlamlarında çağdaş kent yaşamına kattıkları unsurları, “evrensel” veya “popüler” adı altında sunmaktadır.

    Örgün eğitim alanında kendine yer bulamayan Halk kültürü mirası, yaygın alanda da ötelenmektedir. Örneğin, üniversiteli gençler arasında yapılan anketlerde büyük çoğunluğunun “Saya Gezme”, Çiğdem Günü”, “Mayıs Yedisi” “Koç Katımı” gibi Türk Halk kültürü mirasından örneklerin adını hiç duymamışken, “Cadılar Bayramı” veya “Şükran Günü” gibi kutlamalar hakkında en azından bilgi sahibi oldukları görülmektedir.

    Ayrıca; Bunların hiçbiri, Türk çağdaş kent eğitim kurumlarının ders kitaplarında yer almamaktadır. O zaman kentli gençler, kendi Halk kültürü miraslarını tanımazken, öteki kültürlerden gelen popüler bilgilere nasıl ulaşıyorlar ve bu uygulamaları tanıyorlar?

    Bunun cevabı açıktır: Kentin yaygın eğitim kurumları işlevini gören bütün kitle iletişim araç ve mekânları, kendilerini küresel kültürlerin oluşturduğu çağdaş kente göre formatlamaktadır.

    Ülkemizde kentin öteki kültürlere göre formatlanmasına en çarpıcı örneklerden birini de oyun ve spor alanları oluşturmaktadır. Belediye başkanlarının gururla anlattığı icraatlarından birisi, ne kadar çok futbol, voleybol, basketbol, beyzbol veya golf sahası açtığı olmaktadır. Hiçbir seçmen, hiçbir veli veya hiçbir çocuk, Halk kültürü mirası olan çelik-çomak oyunu için de bir saha istiyorum demez. Belediye başkanları da böyle bir ihtiyacı düşünmez. Çünkü çelik çomak, taşrayı, ötekini anımsatmaktadır ve onun çağdaş kentte yeri yoktur. Futbol topu veya basket potasının modern imgesi yanında çomak, çağdaş kentte hiç kimsenin tutmak istemediği çoban değneğini çağrıştırmaktadır. Kentte doğup büyümüş birkaç erkek öğrenciye sorulan “Çelik çomak hakkında ne biliyorsunuz” sorusuna alınan cevap ilginçtir. Sorunun cevabı yine bir soru: “Çelik tencere mi dediniz?”

    Çağdaş kentin çocukları, geleneksel Türk çocuk oyunlarının oynandığı sokakları ve boş arsaları terk etmiştir. Bütün toplanma mekânları kapalıdır ve bu mekânların yazılı kuralları vardır. Parklar, spor sahaları, marketler, sinemalar hep ya tavanı ya duvarları ya da sınırları olan mekânlardır. Bu mekânların hiçbirisi, Türk Halk kültürü mirasının icra mekânları olarak tasarlanmamıştır. Artık bu mekânlarda çocuklar, beş taş, aşık, seksek, saklambaç veya dalya oynayamazlar. Oynamak akıllarına bile gelmez. Çünkü artık onlara ilk kültür eğitimini veren kreşin dilinde bu kelimeler kullanılmıyor, ilk ve orta eğitimin müfredatında bu oyunlara yer verilmiyor. Halk kültürü mirasından uzaklaşmış senaristler ve yönetmenler tarafından çekilen ve geleneksel hayatları anlatan televizyon dizilerindeki çocuklar bile artık bu oyunları oynayamıyor. Hatta çocuklara ne yapacaklarını söyleyemedikleri için iki-üç çocuğu yan yana getiren filmler bile çekilmiyor. Köylü, göçebe veya kentli bütün çocukların eline artık bir futbol topu veya fabrika icadı bir oyuncak tutturuluyor.

    Devamını Oku

    Kaf Sin Kaf Yönetiminden Büyük Vefa! 2

    Kaf Sin Kaf Yönetiminden Büyük Vefa! 2
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL

    Karşıyaka Spor Kulübünün 12 Ağustos’ta gerçekleştirilen olağanüstü genel kurulunda göreve getirilen başkan ve yönetim kurulu üyeleri, mazbatayı aldıktan sonra ilk iş olarak kulübün kurucularının önderi ve Kurucu Başkanı Zühtü Işıl’ın, ardından Onursal Başkan Selçuk Yaşar’ın mezarlarını ziyaret etti ve çiçek koydu..

     Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı Azat Yeşil, 2. Başkan Mustafa Karabağlı, Asbaşkanlar İlker Ergüllü, Cenk Karace ve yöneticilerin yanı sıra Karşıyaka Belediye Başkan Yardımcısı ve Karşıyaka Spor Kulübü Tarih Kurulu Başkanı Ahmet Diker, 1912 Karşıyaka Derneği Başkanı Cem Karagözlü ile kulübün kurullarının yöneticileri, STK temsilcileri, ilk ziyaretlerini kulübün Kurucu Başkanı Zühtü Işıl’a yaptı…

    Zühtü Işıl’ın mezarındaki törende konuşan Ahmet Diker; Karşıyaka Spor Kulübü’nün Türkiye’nin en büyük kulübü olduğunu vurgularken, kulübün kuruluş tarihçesini ve Zühtü Bey’in Filistin’deki esir kampında nasıl bir takım kurduğunu, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Karşıyaka’ya bakışını ve ziyaretlerini anlattı… Kulüp Başkanı Azat Yeşil’in, Asbaşkanı Cenk Karace’nin ve törene katılanların duygusal konuşmalarında özellikle birlik ve beraberlik mesajları verildi…

    Zühtü Beyin mezarındaki törenin ardından,  kulübün Onursal Başkanı Selçuk Yaşar’ın, Tahir Türetken’in,  Erol Özışıkçılar’ın, Tahir Bor’un, Süreyya ve Sadi İplikçi’nin kulübün eski futbolcularından Gode Cengiz’in, Erol Baş’ın, Suat Gürbüzer’in, Tibet Kızılcan’ın ve diğer efsane Karşıyakalıların ve Kaf Sin Kaf’lıların kabirleri ziyaret edildi…

    Devamını Oku

    Alp Özışıkçılar Yaşama Veda Etti!

    Alp Özışıkçılar Yaşama Veda Etti!
    0

    BEĞENDİM

    ABONE OL
    Alp Özışıkçılar Yaşama Veda Etti!

    Karşıyaka Spor Kulübü’nün efsane futbolcularından ve başkanlarından Erol Özışıkçılar’ın (Namı diğer Gazcı Erol) oğlu Alp Özışıkçılar yaşama veda etti… Tedavi için gittiği hastanede aramızdan ayrılan Alp Özışıkçılar’a Allahtan rahmet, sevenlerine ve ailesine baş sağlığı diliyoruz…

    Alp Özışıkçılar,  20 Temmuz 2023 Perşembe günü Beşikçioğlu Camisinde kılınacak ikindi namazından sonra son yolculuğuna uğurlanacaktır…

     

     

    Devamını Oku