1988’de oynanan Avrupa Futbol Şampiyonasının final maçından beri televizyondan tüm Avrupa ve dünya liglerinden maçları izlerim. O final maçında Van Basten ikonik bir gol atmıştı, ölene dek o golü unutmayacağım. O gün başlayan farklı ligleri takip etme hastalığım artarak devam etti ve bugün artık Türkiye Süper Ligi ve TFF 1.Lig dışında Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya, İspanya ligini , Avrupa kupalarını, Avrupa Şampiyonasını, Amerika Kupasını, Afrika Kupasını, Dünya Kupasını düzenli olarak takip eden bir futbolsever haline geldim. Geçen 36 sene içinde futbol adına çok büyük değişiklikler yaşandı. Ofsayt ile ilgili, oyuncu değişiklikleri ile ilgili, kaleciye geri pas ile ilgili kural değişikliklerinin yanı sıra teknik ve taktik anlamında da değişiklikler oldu. Bilim ilerledi, antrenman metodları gelişti. Beslenme , spor malzemeleri, zeminler ile ilgili değişimler de oldu. Felsefeler değişti, dizilişler değişti, kulüp yapıları değişti artık taraftar kulüpleri yok olmaya doğru giderken şirketleşmiş, ticari tarafa önem veren kulüpler parlamaya başladı.
Bütün bu değişimler yaşanırken futbol uzmanlarının değişmeyen bir yorumu vardır ; atanın ve tutanın iyi olacak. Bir grup antrenörün bakış açısı da ; orta sahan kadar yaşarsın. Golü atan, skoru değiştiren oyuncu elbet çok kritiktir hatta özgüveni yüksek maçı tutan kaleci de çok kritiktir ancak modern futbolda bence artık 11 oyuncunun da temel becerileri ve oyun algısı çok yüksek olmalıdır. Orta saha bu anlamda takımın omurgası durumdadır. Arka taraf ile ön taraf arasındaki bağı kuran orta saha oyunun iki yönüne de destek olarak çok belirleyici bir rol üstlenmektedir. Kanat oyuncuların adam eksiltebiliyorsa , kilit pas atabiliyorsa , hücumda çoğalmayı ve savunmada kademeyi biliyorsa çok üretken bir takım oluyorsun ancak ben ön libero olayına çok takılıyorum. Son zamanlarda bir çok takım 4-2-3-1 sistemi ile oynayarak iki ön liberoya yer veriyor. Bu sistem ilk bakışta çok savunmacı çok garantici bir sitem gibi görünse de seçtiğiniz 2 ön libero tipi sizin nasıl bir takım olacağınızı da belirliyor. Ön libero dediğin adam defansif anlamda rakibi karşılar, alan daraltır, kolay kolay oyundan düşmez, temaslı oynar, devamlılığı iyidir, bölgesini kaybetmez. Hücum anlamında da dengeli bir çıkış yapar, topu temiz bir şekilde doğru kişiye aktarır, oyunun yönünü hızlıca değiştirir, defanstan topu alıp üçüncü bölgeye aktarır. Ön liberonun ayak becerisi, algısı ve çevre kontrolü çok iyi olmalıdır. Nerede riske girilip girilmeyeceğinin kararını verme konusunda uzman olmalıdır. Ön liberon yeteneksiz ise üretemeyen , kısır bir takım olursun ve topu hemen kanat oyuncusuna atmaya çalışırsın ki bu da sizi alternatifsiz, kontrol edilebilir bir takım yapar.
Sevgili antrenör arkadaşlarım, sizden rica ediyorum; 8 yaşından itibaren çocuklara çevre kontrolünü , basit oynamayı, topla dönüş yapmayı öğretin. Yemin ediyorum temeli düzgün olan bu çocuklar çok basit bir oyun tarzıyla ön libero oynayıp milyon liralar kazanırlar.
VEFAT
14 Ekim 2024ÖNE ÇIKAN HABERLER
14 Ekim 2024İZMİR
14 Ekim 2024GÜNDEM
14 Ekim 2024KAF SİN KAF
14 Ekim 2024KARŞIYAKA HABERLERİ
14 Ekim 2024KARŞIYAKA HABERLERİ
14 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.